Diyarbakır’da depremin sembol ismi haline gelen ve bir bloğu yıkılarak 89 kişinin ölümü, 10 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan Diyar Galeria sitesiyle ilgili 17 yıl 6’şar ay hapisle cezalandırılan 4 sanığın istinaf başvurusu incelenip karara bağlandı. Bölge İstinaf Mahkemesi Sincan Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutukluyken hayatını kaybeden müteahhit Sedat Eser’le ilgili davanın ölüm nedeniyle düşmesine karar verdi. Tutuklu sanıklar müteahhit Mehmet Şirin Yiğit, Şeyhmus Yiğit ile Tevfik Demir’le ilgili verilen kararda hukuka aykırılık bulunmadığı, delillerde bir eksiklik olmadığı ifade edildi.
İstinaf, vicdani kanının dosya içindeki bilgi ve belgelerle uyumlu olup somut verilere dayandırıldığını, suçlamaya konu fiillerin, sanıklar tarafından işlendiğinin kesin olarak tespit edildiğini vurguladı. Sanıkların istinaf başvurularının ayrı ayrı reddine karar veren mahkeme aldıkları ceza miktarı da dikkate alındığında hükmen tutukluluk hallerinin devamıyla birlikte dosyanın kesin ve nihai karar verilmek üzere Yargıtay’a gönderilmesine oy birliğiyle karar verdi. Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisi bölümünde görevli öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi heyetinin raporuna göre, Galeria sitesinin ruhsat ve eklerinin İmar kanununun 32. Maddesine aykırıolduğuna dair belediyenin 1997 yılında mühürleme yaptığı ve bunu müteahhit firmaya tebliğ ettiğine dikkat çekildi. Mimari projenin sorumluluk kısmında sanık Tevfik Demir’in imzasının bulunduğu, yıkılan binanın temelinde harita mühendisleri tarafından ölçümler yapıldığı, ancak 1995 yılına ait betonarme projedeki boyut ve ölçülerle uyumlu olmadığı ifade edildi.
BETON KALİTESİ DÜŞÜK ÇAKIL ORADI YÜKSEK ADERANS ZAYIF
Yıkılan B bloğun geçerli deprem yönetmeliğindeki sınır değerlerini aşmadığı ve binanın toptan göçme şeklinde yıkılmasında zemin özelliklerinin bir rolü olmadığına dikkat çekildi. Beton karot örnekleri üzerinde yapılan incelemede betonun kalitesi ve mukavemetinin, onaylı projede gösterilen beton sınıfı olan BS25 değerlerine ulaşmadığı bildirildi. Betondaki çakıl oranının olması gerekenden çok daha fazla iri ve yüksek oranda olduğu, çimento ve beton aderansının zayıf olduğu belirtildi. Binanın inşa edilmiş halinin, 1995 tarihli ruhsat ve ekinde yer alan mimari ve statik projelere uymadığı ve binanın bu projelere göre yapılmadığı ifade edildi. Bina altındaki yüzme havuzu ile spor salonunun yıkılan B blok altında değil, yıkılmayan D blok altında olduğu için yıkıma bir etkisi olmadığı vurgulandı.
YETERSİZ UYGULAMA VE İŞÇİLİK HATASI VAR ASLİ KUSURLUDUR
Bilirkişi raporuna göre; binanın projelere aykırı inşa edildiği ve malzeme özelliklerindeki yetersizlik, uygulama ve işçilik hataları, yapı denetimindeki yetersizliklerden dolayı yıkıldığı bildirildi. Binanın müteahhit ortaklarından Sedat Eser, Mehmet Şirin Yiğit, Şeyhmus Yiğit’in projeye uygun inşa etmedikleri, uygulama ve işçilik hataları, eksik malzeme kullanımından dolayı yıkımda meydana gelen ölümlerden sorumlu oldukları, meydana gelen zararın ağırlığı ve 89 kişinin hayatını kaybetmesi nedeniyle asli kusurlu oldukları ve cezada alt sınırdan uzaklaşılması gerektiği yönünde tam bir vicdani kanaatin hasıl olduğuna vurgu yapıldı.
ÜLKEMİZ DEPREM KUŞAĞINDA BUNU ÖNGÖRMELİYDİLER
Sanık Tevfik Demir’in, betonarme projede ön görülen beton ve donatı sınıfının sağlanmaması nedeniyle yıkılan Galeria B Blok’un fenni mesulü olduğu için ölüm ve yaralanmalardan dolayı asli kusurlu olduğu belirtildi. Ülkemizin deprem kuşağında yer alıyor olması, bölgede sürekli depremlerin yaşanıyor olması da dikkate alındığında sanıkların eylemlerinin sonuçlarını ön gördüğü halde kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun davranmayıp gerekli özeni göstermediği, binanın yapımı sırasında dönemin yönetmeliğinde belirtilen şartları sağlamadığı için cezalarında artırım yapılmasının da usul ve yasaya uygun olduğu ifade edildi.
