Olay, 2022 yılında 8 Aralık’ta saat 16.00 sıralarında Muratpaşa ilçesine bağlı Yeşilbahçe Mahallesi 1468 Sokak’taki 4 katlı apartmanın 2’nci katında yaşandı. Yusuf Emre Tıraş ile alışverişten dönen annesi Zübeyde Tıraş, tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine Yusuf Emre Tıraş, annesine ekmek bıçağıyla saldırıp, 13 kez bıçakladı.
Bağrışma seslerini duyan komşuları, daireye gelerek kapıyı çaldı. Kapıyı açan Yusuf Emre Tıraş’ın elinde kan izlerini gören komşuları, içeri girmek istedi. Panikleyen Yusuf Emre Tıraş, kaçmak istediği sırada komşularınca yakalandı, polise haber verildi. Sağlık ekipleri, Zübeyde Tıraş’ın hayatını kaybettiğini tespit etti. Polis ekipleri de Yusuf Emre Tıraş’ı gözaltına alındı. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Tıraş, tutuklandı.
CEZA EHLİYETİNİN BULUNMADIĞI TESPİT EDİLDİ
Yusuf Emre Tıraş hakkında hazırlanan iddianame, Antalya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. İddianamede, Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nca düzenlenen raporda, Yusuf Emre Tıraş’ın ‘kasten öldürme’ suçuna yönelik cezai ehliyetinin bulunmadığının tespit edildiği yer aldı. Yusuf Emre Tıraş’ın ‘üst soydan akrabayı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapisle cezalandırılması talep edildi. İddianamede ayrıca cezai ehliyetinin bulunmadığının kabulü halinde, sanığın yüksek güvenlikli sağlık kurumunda tedavi altına alınması istendi.
‘UYUM SAĞLAYAMADIĞIM İÇİN KÖTÜ DURUMDAYIM’
Antalya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmaya sanık Yusuf Emre Tıraş katıldı. Hakim karşısında ilk savunmasını yapan Tıraş, olayı hatırlamadığını ve cinnet getirdiğini anlattı. Tıraş, “İyi bir aile çocuğuyum. Kavgacı bir insan değilim. Hatırladığım kadarıyla tek kavgam; ilkokulda olmuştu. Bunun dışında herhangi kötü bir alışkanlığım yoktur. Ayrıca ibadetlerimi yerine getiren bir insanım. Bu sebeple tutukevindeki şartlara uyum sağlayamadığım için, şu anda kötü durumdayım. Bir an evvel tahliyemi talep ediyorum” dedi.
‘OĞLUM EŞİMDEN KALAN HATIRADIR’
Yusuf Emre’nin babası Süleyman Tıraş ise “Ölen eşim ile yıllarca oğlumuzun tedavisi için uğraştık, didindik ancak başarılı olamadık. Olay bu noktaya vardı. Oğlumun annesi ile herhangi bir husumeti yoktu. Aksine eşim oğluma son derece özenle dikkat eder ve onun tedavisi için elinden geleni yapardı. Olay günü de bana telefon ile haber geldi. Bunun üzerine eve vardığımda eşimi evde yatar vaziyette gördüm. Biraz daha yaklaştığımda bıçağın eşimin sağ boyun tarafında saplanmış olduğunu gördüm. Oğlumdan şikayetçi değilim. Oğlum bana eşimden kalan hatıradır. Davaya katılma talebim de yoktur” diye konuştu.
MAHKEME RAPORU BEKLEYECEK
Süleyman Tıraş’ın avukatı ise “Bizim tek talebimiz; sanığın yüksek güvenlikli bir ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde tedavi altına alınmasıdır” dedi. Tanıkların dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti sanık Tıraş’ın akıl sağlığının yerinde olup olmadığına ilişkin raporun Adli Tıp İhtisas Kurulu’ndan beklenmesine, Tıraş’ın tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı erteledi.