7 Ekim’de Hamas’ın İsrail’e düzenlediği saldırı ile başlayan ve İsrail’in Gazze’ye yönelik bombardımanı ile devam eden savaş 100. gününe girerken, Tel Aviv’de rehinelerin öfkeli aileleri 24 saatlik protesto gösterisi başlattı, Gazze’de ise can kaybı 24 bine yaklaştı.
İsrail ile Hamas arasındaki savaş, Pazar günü 100. gününe girdi. Çatışmanın bölgeye yayılabileceğine dair korkular artarken, Hamas’a bağlı Sağlık Bakanlığı Gazze’de can kaybının 23 bin 968’e, yaralı sayısının 60 bin 582’ye çıktığını açıkladı.
Hamas’ın Gazze Şeridi’nden İsrail’e düzenlediği saldırıda ise çoğunluğu sivil yaklaşık 1200 kişi ölmüştü. ABD ve Avrupa Birliği tarafından “terörist” olarak sınıflandırılan Hamas yaklaşık 250 kişiyi rehin almıştı. İsrail 132 rehinenin halen Gazze’de olduğunu söylüyor; en az 25’inin öldürüldüğüne inanılıyor.
Cumartesi günü rehinelerin öfkeli aileleri de dahil olmak üzere binlerce İsrailli, Tel Aviv’de 24 saatlik gösteri başlatarak, hükümete rehineleri kurtarmaları çağrısında bulundu.
Organizatörler, İsrail Savunma Bakanlığı yakınındaki “Rehineler Meydanı” ismi verilen meydandaki mitinge 120 bin kişinin katıldığını söyledi. Protestocular hükümeti, kaçırılan kişilerin sorumluluğunu üstlenmeye çağırdı.
47 yaşındaki Edan Begerano, AFP’ye yaptığı açıklamada, “Herkes serbest bırakılıncaya kadar buraya her hafta gelmeye devam edeceğiz” dedi.
Başka yerlerdeki daha küçük mitinglerde ise Başbakan Binyamin Netanyahu’nun görevden alınması çağrısında bulunuldu.
Netanyahu ‘soykırım’ davasının saldırıları durdurmayacağını söyledi
Lahey merkezli Uluslararası Adalet Divanı’nın bu hafta İsrail’i Birleşmiş Milletler Soykırım Sözleşmesini ihlâl etmekle suçlayan davayı görmeye başlamasının ardından Netanyahu, hiçbir mahkemenin veya düşmanın İsrail’in Hamas’ı yok etme amacına ulaşmasını engelleyemeyeceğini söyledi.
Netanyahu Cumartesi günü televizyondan yayınlanan bir basın toplantısında, İran ve müttefikleri Lübnan, Suriye, Irak ve Yemen’i kastederek, “Kimse bizi durduramayacak; ne Lahey, ne Şer Ekseni, ne de başka biri” dedi.
Gazze’deki Hamas pozisyonlarının çoğunun “ortadan kaldırıldığını” söyleyerek, “Zafere kadar devam etmemiz gerekiyor ve bunu yapacağız” diye konuştu.
Gazze’de bir nesil çocuk ‘travma geçiriyor’
Netanyahu, İsrail içerisinde rehineleri geri getirmesi için giderek artan bir baskı altındayken, işgal altındaki Filistin topraklarının çoğunu enkaz haline getiren savaş, Gazze’de bir insani krizi tetikledi.
İsrail kuşatması, sağlık sisteminin çökmekte olduğu Gazze’de ciddi gıda, su, ilaç ve yakıt kıtlığına yol açtı.
BM’nin Filistinli mültecilere yardım kuruluşunun başkanı Philippe Lazzarini, Cumartesi günü Gazze Şeridi’ne yaptığı ziyarette “son 100 günde yaşanan kitlesel ölüm, yıkım, yerinden edilme, açlık, kayıp ve acının ortak insanlığımızı lekelediğini” söyledi.
Gazze’de bir nesil çocuğun “travma geçirdiğini”, hastalıkların yayıldığını ve kıtlığa giderek yaklaşılmakta olduğunu kaydetti.
Kışın getirdiği yağmurlar, BM’nin tahminlerine göre 1,9 milyon kişinin (nüfusun yaklaşık yüzde 85’i) yerinden edildiği Gazze’deki insani durumu daha da kötüleştirdi.
Birçoğu Refah’a ve güneydeki diğer bölgelere sığındı, ancak Sağlık Bakanlığı herkesi barındıracak altyapının bulunmadığını söylüyor.
Gazze Sağlık Bakanlığı sözcüsü İsrail’i “hastaneleri hizmet dışı bırakmak için kasten hedef almakla” suçladı ve bunların “yıkıcı sonuçları” konusunda uyardı.
Uluslararası insancıl hukuk kapsamında koruma altında olan hastaneler, savaşın başından bu yana İsrail saldırılarında defalarca vuruldu.
İsrail ordusu Hamas’ı komuta merkezlerini hastanelerin altındaki tünellere konuşlandırmakla suçluyor, Hamas bu suçlamayı reddediyor.
Dünya Sağlık Örgütü, Gazze’deki hastanelerin yarısından azının çalıştığını, onların da kapasitesinin sınırlı olduğunu söylüyor.